(Yazma planlarımda olan bu yazıyı, Suriye
ile yaşanan son olaylar neticesinde servis ettiğim 'Bir gerilim hikayesi' analizini sıcağı sıcağına
yazma isteğim sebebiyle bekletmek zorunda kaldım.)
Geçtiğimiz
günlerde BirGün'e yazdığım 'Yandaş basın birliği' başlıklı yazıda,
Samanyolu ile SGK denetçilerinin mücadelesindeki detayları
vermiştim. Şu günlerde ise çok daha acı gelişmeler yaşanıyor. Geçtiğimiz hafta, Samanyolu TV denetimine giden denetçilerden birinin görev
yeri değiştirildi. Kendisinin ismini verip, yerleri normal olarak değiştirilen görevlilerin arasında onu ifşa etmek istemiyorum. Sadece mesleği bırakma noktasına geldiği ve yüzlerce tehdit telefonu aldığını söyleyip, geçeyim. Diğer 3 görevlinin ise soruşturması sürüyor,
cezalar olası. Değerli basınımızın haberi olmadı tabi ki...
Saatlerce
bekletilen, müdürlerinden tehdit, sivi polisten uyarı alan bu
denetçilerin, baskı ile verdiği 'temiz' raporuna inanmamızı
bekleyen Samanyolu'nun bu kararlara ne diyeceğini merak ediyorum.
Bu
çirkin gelişmelerin ışığında sözü kongreye getirmek
istiyorum.
AKP'nin
'muhtemel helalleşmeleri' için yaptığım tespitleri, 5 maddelik
tümceler ışığında altta sıralıyorum.
Kapitalizmi
benimseyen her bireyin, günah çıkarma/bağışlanma ekseninde
yapacağı istekler sadece yeni kavram ve politikalarının
reklamıdır.
Açıkça
'davet' edilen yandaş/muhalif harekete dahi Fidan/Mit ekseninde
ayrımcı galip gelebilen iktidarın helalleşmesi ise dış
hesaplaşmanın ortak belirleyicisidir.
Çünkü
her seçim sonrası dost, her mahkumiyet sonrası düşmanca tavır
sergileyen bir Başbakan sadece katılımcı havayı solumak için
helallik ister...
Satın
alma gücünün yansıttığı 'popülist' rakamlarla bezenmiş
ifadelerin, yandaş medyadaki ekonomi servislerinin yaptığı
manipülasyonlardan bir farkı yok.
Öteki
yandan; diyalog kurma evresini ayırarak, bu iktidar ile
hesaplaşmaya değil uzlaşmaya girecek olan tüm siyasi sınıfların
yaptırımları çıkar unsurlarıdır.
Çünkü;
Helallik
isteyen bir adamın arkasında, binlerce tutuklu, binlerce ölüm,
binlerce işsiz, binlerce kovulandan oluşan geçmiş bulunmaz.
Helalleşebilir
misiniz ?
Hadi
helalleşin...
Ancak son balkon konuşmanızda söylediğiniz türden 'helalleşmeler' olmasın lütfen. Cezaevlerini doldurmakla, sadece gardiyan ülke sıfatının yoksunluğuna helallik getirebilirsiniz.
Burası
farklı bir ülke, farklı da bir Başbakan var. Bir Başkabakan....
Değiştirmeye
çalışan bireyi itibarsızlaştıran veya işsiz bırakan,
değiştiremediğini dört duvar arasına yollayan düzenin ahmak
birliklerinin baki kaldığı bir yer Türkiye...
Operasyon
mucitleri, edebi iddia yazarları, romantik futbol bekçileri var.
Sokaksız, caddesiz, sürgün tatmamış sözde ahlak elçileri
sürüyle...
2023
hedefi ile, Cemaat ve AKP'nin yerine göre stratejik yandaşlığı,
yerine göre muhalif hezeyanları... Çöplükten savcılar, müsait
yasalar..
Tipik
bir kayboluş çağı. Son evrenin tamamlanışında herkesten fazla
payı olan 'dönüşüm'cüler, 'gelişim'ciler...
Hepinizden
ricam şudur...
Sizlere
yer kalmadı, yatmayın.
Işıklar
bize kalsın.